08 Ekim 2012

Güney Fransa - St Paul De Vence


Cote d’Azur’un bir başka efsane kasabası St Paul de Vence. Cannes’dan yaklaşık 45 dakikalık bir araba yolculuğuyla eşine az rastlanır güzellikte bir kasabaya geldik. St. Paul de Vence, bölgenin az bilinen yeri arasında. Bu tarihi kasabaya geldiğimiz anda kendimizi başka bir zamanda dolaşıyormuş gibi hissettik. Hiç ayrılmak istemedim buradan, hayatımın geri kalanını burada geçirmek isteyecek kadar etkilendim.

St Paul de Vence orta çağdan kalma olağanüstü bakımlı taş binalar ve arnavut kaldırımlarıyla döşeli dekor gibi bir yer. Burası gerçek mi yoksa bir film seti mi insanın kafası karışıyor.

St Paul De Vence Meydanı
















Kasabayı gezmeye meydandan başladık. Daha sonra, Rue Grande’ı takip ederek, ard arda yer alan şık sanat galerileri ve butiklerin arasında bulduk kendimizi. Neredeyse bu kasabada yer alan tüm dükkanların bir benzeri daha yok. Hepsine tek tek girdim, çok beğendiklerimi ise aldım. Burada yaşamış ünlü ressamların reprodüksiyonları tüm galerilerde satılıyor.  Gerçekten tarif edemeyeceğim güzellikte butikler, takı dükkanları, sanat galerileri, parfüm dükkanları, sabun dükkanları, zeytinyağı dükkanları var burada. Bugün bile St Paul de Vence’ı düşününce içimi çok güzel duygular kaplıyor.

St Paul De Vence'da ara sokaklar














Daracık, zevkli dükkanların arasından geçerek yolun ucundaki terasa vardık. O ne manzara öyle..!! Muhteşem. Çok heyecan verici. Böyle bir güzelliğin olduğunu bilmek bile insana mutluluk veriyor.
















St Paul de Vence sanat tarihi kitabı gibi bir yer. Jean-Paul Sartre, Simone de Beauvoir’ın favori mekanıymış. Matisse, Chagall ve Picasso bile buranın ışığına, kasabanın güzelliğine kapılmışlar. Hayal güçleri bu kadar güçlü kişiler bile bu denli etkilendiyse varın siz bizim halimizi düşünün. Manzarayı hafızamıza kaydedip, tepedeki yürüyüş yolunun sonundaki kiliseden aşağıya doğru indik

St Paul De Vence'a surlardan bakış
















St Paul de Vence’a gitmişken mutlaka La Colombe d’Or’da öğlen ya da akşam yemeği yemelisiniz. Biz, akşam yemeği için yer ayırtmıştık. Mekanın içi, dekorasyon, yemekler, atmosfer her şey gerçeküstü güzellikte.

La Colombe d’Or aynı zamanda hoş bir butik otel. Restoranda ve Otel’de Picasso’nun ve Mattise’in orijinal işleri de var.

Picasso ve Matisse de La Colombe d’Or’da kalıp otelin parasını yaptıkları tablolarla ödüyorlarmış. Restoran, bu barter döneminden kalma ilginç bir koleksiyona sahip. Sergilenenleri görmek için yemek rezervasyonunuzun olması şart.

Otelin çok hoş bir avlusu, avlusunda rengarenk ağaçları var. St Paul de Vence’da buraya mutlaka uğrayın hatta La Colombe d’Or’da yemek için vakit yaratın derim.

Görülecek yerler
  • St Paul de Vence meydanı
  • Sanat galerileri
  • The Collegiale Kilisesi
  • St Mathieu Şapeli

  • Maeght Müzesi    
Otel ve Restoran önerisi

La Colombe d’Or: Hem yemek hem kalmak hem de gezmek için müthiş bir yer.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder